9 Kasım 2013 Cumartesi

Kız Köprüsü Yıkılmasın



   Kız Köprüsü Yıkılmasın

    1799 - 1800 yıllarında Köse Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır.


    Çetin Boğazlar ve sarp kayalıklar nedeniyle batıya kapalı bir kasaba olan Divriği'yi 
    Ziniski - Sincan - Yağbasan - Karabel üzerinden Sivas'a bağlamak için Çaltı suyu üstüne inşa ettirilmiştir.


    Bu suyun üstündeki köprülerin en büyüğüdür. Üç gözlü olup 70 m. uzunluğundadır.


   Az ilerideki Pamuklu hanla birlikte Divriği Batı caddesinin başlangıcı sayılır.



Rivayete göre aynı yerdeki eski bir köprünün adını taşımaktadır.


Köse paşa "Sincan çiftliğine gidip gelirken bir yıkık köprüye , birde kayalıklara asılı kalmış büyük bir taşa bakar durur, "Ah şu taş yuvarlansa Çaltı'ya inse... Ben de üstüne bir köprü bağlasam!" dermiş.


Bir gün kaya uçmuş, ırmağın ortasına mıhlanmış. Köprünün orta ayaklarından tekine o kaya temel olmuş.


   Kimbilir, belkide bu Tanrı inayetinin coşkusuyla Paşa'nın Kız köprüsü yapılırken eteğine taş doldurup ustalara    taşıdığı, işçileri gayrete getirmek için avuç avuç çeyrek altınları saçtığı, 
gözler kemerler örüldükçe vecde gelip oynadığı, elinde kürek harç kardığı anlatılır.


Bir öykü de şudur:


Köprü başında hummalı çalışmaların sürdüğü bir gün, mübaşirler çıkagelmiş...


Toza toprağa belenmiş Paşa niye geldiklerini sormuş. " Köse Paşa ile işimiz var demişler. 


Tepeye kadar çıkıp karşıda beyaz badanası ile şavkılayan sarayı göstermiş.


Adamlar gidedursun, kestirmeden bir uşağını saraya uçurmuş. "Bir yavan pilav pişirsinler!" buyruğunu vermiş.


Akşamüzeri Paşa ırgat giysileri içinde saraya dönüp kapıda saygıyla karşılanınca 
mübaşirler hayrette kalmışlar...


Yemek sırasında: "Paşam, Divriği'nin vergisini almaya geldik!" demişler.



"Allah allah, paşası yavan bulgur yiyen, köprüde çalışan bu halktan ne bulup ne alacaksınız?" 
diyerek onları halkının yoksul olduğuna inandırmış. Vergi yükünden herkesi kurtarmış. 


Kız köprüsü halen sağlamdır ve yaptırıcısının küçük bir kitabe taşı koydurmayacak kadar soylu ve hayırsever olduğunu düşündürerek kullanılmaktadır.


İpek Yolu üzerinde bulunmasından dolayı, asırlardır kervanlara, yolculara geçit sağlayan kız köprüsü, 
1979 Yılında Divriği - Erzincan Karayolunun açılmasıyla işlevini yitirmiştir.


Bakımsız ve sahipsiz bir halde kaderine terkedilmiştir.


Üzerinden insanların, kervanların, develerin geçtiği günleri hasretle anmaktadır.


Çok sular aktı bu köprünün altından, çok insanlar geçti bu köprünün üstünden.


Asırlardır, Ulusu ( Çaltı Çayı ) Irmağının azgın bahar sellerine gögüs gerdi.


Ama artık yoruldum diyor.


Ayak temellerine bakım yapılması gerekiyor.


Köprü ayakta iken zamanında müdahale edilirse daha uzun yıllar yıkılması önlemiş olur.


Yapılacak tadilat ve temel destek çalışması çok zor ve masraflı değil aslında.


Bu fotoğraflar 2009 yılında çekilmiştir, bu gün bakarsak daha fazla taşın eksildiğini görürüz.
Yapılması gerekenler zamanında yapılmazsa, ileride tamir edilecek bir köprü de bulamayacaksınız.


Tarihi Kız Köprüsü yıkılmasın, Ata mirasına sahip çıkalım.


Geçmişine sahip çıkmayan toplumlar geleceğini yüceltemezler.


Kız köprüsü, geçmişten geleceğe bir köprüdür.


Kız Köprüsünü gelecek kuşaklara taşımak için yetkili makamları ve mahalli görevlileri göreve çağırıyorum.

İlgili makamlar :
T.C. Sivas Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü
T.C. Divriği Kaymakamlığı
T.C. Divriği Belediye Başkanlığı

Kaynak: Köse Paşa Hanedanı - Necdet Sakaoğlu
Fotoğraflar: Ali Mansur Çelik

Hiç yorum yok: